TRT’de Atatürk Nefreti Var
CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray, TRT-Türk’ün yayınladığı bazı
programlarla Atatürk ve arkadaşlarına karşı açıkça düşmanlık
yapıldığını ve cumhuriyetin kurucu kadrolarına ve değerlerine
saldırıldığını öne sürdü. Konuyu TBMM gündemine taşıyan Çıray, “6
Mart 2015 akşamı, arka arkaya Atatürk karşıtı programlar
yayımlanmasının amacı ve anlamı nedir” diye sordu.
Çıray, devlet televizyonu TRT Türk’ün vatandaşların tepkisine neden
olduğunu savundu. Çıray, yaptığı açıklamada, “Kuruluş konumuna ve
misyonuna yakışmayan, bundan ötürü de onlarda kızgınlık hatta
nefret uyandıran programlar yayınlamaktadır” diye konuştu.
Konuyu Meclis gündemine taşıyan Çıray, Başbakan Yardımcısı Yalçın
Akdoğan tarafından yanıtlanmasını istediği önergesinde şu soruları
yöneltti:
“Muazzam bütçesi bütün vatandaşlarımızdan çeşitli kalemlerde alınan
harç, vergi ve kesintilere dayanan TRT’nin bir kanalı olarak
TRT-Türk’ün tarihimizi radikal İslamcı yazar ve sözde tarihçilerin
görüşleri doğrultusuna yeniden inşa etmeye yönelik programlar
yaptığını biliyor musunuz?
Bilmiyoruz ve böyle bir şey yok diyorsanız, inanmıyorsanız izleyin,
TRT5 Mart 2015 akşamı saat 21.45’te, Atatürk düşmanı ve aynı
zamanda kadının özgürlüğüne karşı çıkan Ömer Tuğrul İnançer’le
yapılan Gönül Dünyamız adlı programda anlatılanları nasıl
açıklayacaksınız? 6 Mart 2015 akşamı, arka arkaya Atatürk karşıtı
programlar yayımlanmasının amacı ve anlamı nedir?
Türkiye’de Siyasal Akımlar adlı programda Atatürk, İsmet İnönü
üzerinden dolaylı olarak değil de, doğrudan doğruya eleştirilmeli
görüşünün işlenmesinin amacı ve anlamı Atatürk düşmanlığı değilse
nedir?
Kendi Gök Kubbemiz adlı programda Kadir Mısırlıoğlu adlı radikal
İslamcı sözde tarihçi temelsiz ve nefret dolu birtakım iddialarda
bulunmuş ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni telâffuz ederken,
Atatürklü Meclis için ‘adı büyük ama kendi küçük ve Ali Şükrü,
hilafet ve saltanat yanlısı’ ifadesini kullanmıştır. Bu program ve
bahsi geçen zat için bir işlem yapılmış mıdır?
Kurtuluş Savaşı tek kurşun atmadan kazanılabilirdi gibi
tutarsız, saçma ve dolayısıyla gülünç iddialarda bulunan güya
tarihçi Mustafa Armağan ve gazeteci olduğu söylenen Ömer Erbil’e ve
benzerlerine hiçbir karşı ve alternatif görüşe ve tarihçiye yer
verilmeden tek taraflı yorumlar yaptırıldığını biliyor musunuz?
Biliyorsanız bu konuda herhangi bir girişimde bulunacak
mısınız?”