Lahana erken yaşlanmayı önlüyor
Hastanesi, Sağlıklı Yaşam Merkezi Direktörü Dr. Özgür Şamilgil
değerli bir besin kaynağı lahananın zengin özelliklerini anlattı.
Lahana’nın bol miktarda Folik asid ve B6 vitamini içerdiğini
ve oldukça düşük kalorili olduğunu belirten Şamilgil, şifalı
sebzenin faydalarını şöyle açıkladı:
LİF EKSİKLİĞİ
Bu modern yaşamın getirdiği çok ciddi bir beslenme sorundur. Başta
mide ülseri, baş ağrısı, sindirim sistemi kanserleri, hazımsızlık
ve iştah kaybı, kabızlık gibi birçok sağlık sorunun ana nedenidir.
Hatta cilt hastalıkları, egzama, erken yaşlanmayla da yakın
ilişkisi olduğu bilinmektedir.
Lahanadaki yoğun lif, bağırsakta su tutmaya yardımcı olur ve barsak
hareketini arttırarak dışkının daha yumuşak olmasını sağlayarak
dışarıya atılımını kolaylaştırır, karbonhidrat, yağ emilimini
azaltarak kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı ve şişmanlığa
engel olur.
C VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ
Portakaldan bile saha fazla C vitamini içeren lahana bu sayede
dişeti kanamaları, dudak kenarlarında çatlama, egzema benzeri cilt
hastalıkları, bağışıklık sisteminde zayıflama, sık enfeksiyon ve
soğuk algınlığı, erken yaşlanma, ve depresyona karşı koruyucu
etkiye sahiptir. Yara iyileşmesini hızlandırır, Alzheimer benzeri
sinir sistemi hastalıklarının şiddetini azaltabilir.
KÜKÜRT EKSİKLİĞİ
Kükürt çok yararlı bir besin maddesidir. Kükürt eksikliği mikrobik
enfeksiyonların artmasına, hastalık süresinin uzamasına ve yara
iyileşmesinde önemli ölçüde gecikmeye yol açabilir.
Ayrıca midede ülser olasılığını ve şiddetini arttırır. Kış
aylarında sirkeli lahana turşusu tüketilmesinin viral hastalıklara
karşı dayanıklılığı arttırdığı bilinmektedir. Lahana, zengin kükürt
içeriği sayesinde, yaralarda mikrop üremesini azaltıcı ve
iyileşmeyi hızlandırıcı etkisi bulunmaktadır.
KANSER ÖNLEME
Lahana ayrıca karnabahar, ıspanak gibi turpgiller ailesi
sebzelerden birisidir. Sağlık için en önemli faydalarından biri
güçlü antioksidan içeriğidir. Bu, lahana ve benzeri sebzelerin
kanser ve kalp hastalığı gibi hastalıkarın gelişiminde önemli rol
oynayan, genel sağlık için de çok zararlı olan serbest radikallerin
temizlemesi anlamına gelir.
Çok sayıda anti-kanser bileşikleri içermektedir. Lupeol, Sinigrin
ve sülforafan gibi tömör gelişimi ve kanser oluşumunu engelleyen
maddeler sayesinde lahana gibi sebzelerin düzenli olarak diyete
eklenmesiyle yapılan bir çalışmada meme kanserinde önemli bir
azalma saptanmıştır.
KEMİK SAĞLIĞI
Lahana benzeri sebzeler, kemik sağlığı için en gerekli kalsiyum,
magnezyum ve potasyum gibi minerallerin mükemmel oranlarda içeren
besinlerdir.
GÖZ SAĞLIĞI
Lahana zengin bir beta-karoten kaynağıdır. Yaşlanmayla ortaya çıkan
sarı nokta hastalığını önlemek ve katarakt oluşumunu geciktirmek
için tüketilmesi önerilmektedir. Beta-karoten aynı zamanda prostat
kanseri riskini de azaltmaktadır.
KİLO KAYBI
Lahana bol lif içeriği ve düşük kalorisi sayesinde kilo vermek
isteyenlerin de gözdesidir.
KAN BASINCI
Yoğun potasyum içeriği sayesinde kalp krizi ve felç riskini
arttıran yüksek kan basıncına karşı engelleyici etkiye
sahiptir.
İLTİHAP ENGELLEYİCİ
Lahana yaprakları içinde kadmiyum bağlayıcı komplekslerinin ve bu
ana bileşenlerinden biri olan glutamin güçlü bir anti-inflamatuar
maddedir. Tahriş, alerji, eklem ağrısı, ateş ve çeşitli deri
hastalıklarının şiddetini azaltabilir.
BEYİN SAĞLIĞI
İçindeki K vitamini ve antosiyaninlerin varlığı zihinsel fonksiyon
ve konsantrasyon açısından beyne güçlü bir destek sağlayabilir.
Bunama ve benzeri sinir sistemi hastalıklarını engellemede
faydalıdır. Kırmızı lahananın bu maddeler açısından çok daha zengin
olduğu bilinmektedir.
CİLT SAĞLIĞI VE ERKEN YAŞLANMA
C vitamini, antosiyanin, kükürt, ve diğer farklı antioksidan
kaynaklardan, önemli bir zenginliğe sahiptir. Cilt
kırışıklıklarının, cilt renk bozukluklarının, lekelerin ve diğer
birçok erken yaşlanma bulgularının engellenebilmesi sağlıklı ve
genç görünüm için lahana ailesi besinlerin sıklıkla tüketilmesi
önerilmektedir.
ZARARLARI DA VAR
Lahana tiroid bezinin hormon üretimi için gerekli olan iyodu
kullanmasını sağlayan enzimi bloke eden isothiocyanate denilen
maddeler içermektedir. Fazla tüketimi guatr hastalığına neden
olabilir. Bu madde ısıya dayanıksız olduğundan pişirmeyle
ortadan kalmaktadır. Buna rağmen pişirme işleminin faydalı olan C
vitamini ve benzeri maddelerin kaybına neden olduğu
unutulmamalıdır.
En faydalı olan yöntem, lahananın çiğ veya turşu olarak
tüketilmesidir. Fazla tuzdan uzak durmak için sirkeyle hazırlanan
turşu en idealidir.